Çocuklar altı yaşından önce neyin kendilerine ait olduğunun, neyin olmadığının bilincinde olmayabilirler. Mülkiyet bilinci gelişmemiştir.Üç-dört yaşlarındaki çocuklar başkalarının oynadığı oyuncakları, kendileri oynamak istedikleri için onların ellerinden alabilirler.
Birisi ona aksini söyleyene kadar dünyadaki her şey okul öncesi çocuğa ait olduğundan, sizin onayınız olmadan başkalarına ait şeyleri almamasını öğretmek için asla geç değildir. Kendilerininki gelişene kadar anne babaları onların vicdanıdır.
İlkokul çağındaki çocuklar başkalarına ait eşyaları izinsiz aldıklarında bu davranışın uygun olmayan davranış kategorisine girdiğinin farkındadırlar. Özellikle mülkiyet duygusunun belirdiği 8 yaşından itibaren, mülkiyet konusundaki düşüncelerinde herhangi bir belirsizlik yoktur. Bu yaş grubundaki çocuklar birkaç nedenden dolayı başkalarının eşyalarını alabilirler:
· Alma isteği dayanılmaz yoğunluktadır.
· Anne babaları bu eşyayı onlara satın almayı kabul etmemiştir.
· Parasal açıdan karşılayamayacakları bir şeyi isterler.
· Akranlarının baskısı (popüler olmak ya da ilgi çekmek için) vardır.
· Üzgündürler ve daha fazla maddi kaynak edinmenin iyi geleceğini düşünmektedirler.
· Başka bir konuya öfkelenmişlerdir ve almak; farkına varılan bir haksızlıkla ödeşme ya da otoriteye karşı tavır alma, onu bastırma biçimidir.
· Anne babalarının dikkatini çekmek isterler,
· Duygusal açıklarını gidermek, sevgi açıklarını kapatmak üzere izinsiz alırlar. Bunun anlamı şudur: Sizin veremediğiniz sevgiyi ben kendi olanaklarımla aldım.
Çocuğunuzun başkasına ait bir şeyi izinsiz aldığını öğrendiğinizde, onun bu davranışının yanlış bir şey olduğunu anlamasını sağlamanız çok önemlidir. Onu utandırmak veya alay etmek yerine, basit açıklamalarda bulunmak en sağlıklı yaklaşımdır. Ona "sana ait olmayan şeyleri alman hiç uygun bir davranış değil. Birinin oyuncaklarını veya giysilerini alması senin de hoşuna gitmezdi. Başkalarının eşyalarını alırsan insanlar sana güvenmez, eşyalarını seninle paylaşmaktan kaçınırlar. Onlara haksızlık etmiş olursun. Bu eşyayı edinebilmek için ya çok çalışmışlardır ya da onlara birisi tarafından hediye edilmiştir. Aldığın bu eşyayı sahibine geri vermelisin ve ondan özür dilemelisin. " gibi sözler söylemek uygun olur.
Başkalarına ait bir eşyayı aldıkları anlaşıldığında, topluluk içinde bunu itiraf etmek zorunda bırakıldıklarında ya da aldıkları eşyayı geri vermeleri gerektiği zaman, çocuklar genellikle utanç duyarlar. Ebeveynin bunun üstüne daha fazla utanç yaşatmaması gerekir. Çocuklar duydukları utançtan dolayı çok acı çektiklerinde, deneyimlerinden ders almayabilirler. Başkasının eşyasını almanın nedenine ve davranışlarını nasıl değiştireceklerine ilgisiz kalıp kaygılanmıyormuş gibi davranabilir, hatta bu konuda hiç düşünmeyebilirler.
Anne babaların öncelikle başkasına ait olan bir nesneyi almaya yol açan güdülenimi anlamaları gerekir. Anne babalar çocuklarının duygularını ve duruma bakış açılarını anlamaya zaman ayırmalı ve sonra da sorunun kökenine inmeye çalışmalıdırlar. Bu amaçla izlenmesi gereken yol; bu davranışa neden olan etkenleri belirlemek, tekrarı halinde uzman bir pedagog danışmanlığında çözüm aramak olmalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder