Ateş zamanın nasıl geçtiğini bile anlayamamıştır. Su ise konuşmak için bir fırsat aramaktadır. Ama bir türlü konuşamazlar ve üniversitenin kapısında bulurlar kendilerini.....Su "Burdan ayrılıyoruz sanırım" diyerek, deniz mavisi gözleri ile Ateş'in yakan gözlerinin içine bakar. Ateş hiç bir şey söylemez Su, ateş kırmızısı dudaklarını birden, Ateş 'in dudaklarına kilitlercesine öper ve hızla koşarak üniversiteye koşar. Öğrenci işlerinin önüne geldiğinde duvara dayanarak, kalbinin yerinden çıkmaması için dua ediyor, bir yandan da Ateş'i öptüğü anı hatırlıyordu. Bütün vücudu arzuyla ateş gibi yanıyordu Su'nun...
Ne olduğunu anlamadan öpülmüş olmak Ateş'in de, bütün vücudunda bir arzu uyandırmıştı. Şaşkındı ama yüzünde bir gülümseme oluşmasına sebep olmuştu. Su'yu öpmek Ateş'i de heyecanlandırmıştı. Yüzündeki gülümseme ile merdivenleri çıkıyordu. Su ise, işlemlerini bitirdi ve kızlar tuvaletine girerek, yüzünü yıkama ihtiyacı hissetmişti. Ateş, dekanın odasına geldi ve kapıyı çaldı. İçeri girdi.Artık üniversitede çalışmasına karar verilmişti. Ve Ateş çok mutluydu. Su 'da, kendini ve Ateş'i düşünerek, bütün gün mutluluktan sırıtarak ortalıkta gezmişti...Akşam olunca Su, okuldan çıkacağı zaman, kapıda duran Ateş 'i görünce, ne yapacağını şaşırdı..Artık Su kalbinin sesiyle hareket etmeye ve duygularını yaşamaya karar verdi. Ne olursa olsun du artık ve öyle de yaptı, Ateş'in yanına gelerek...Onu seviyordu ve artık saklaması gerekmiyordu. Duygularını oda biliyordu. Ateş "Eve yürüyelim mi ?" dediğinde Su çoktan Ateş'in koluna girmişti bile....
Devammııı?? :)))
YanıtlaSilDevam devam...:)))) sarmış bayağı..beğendiğinize sevindim ...
Sil